7 Haziran’da Kime Oy Vermeli, Ne Yapmalı, Nasıl Düşünmeli
Değerli Dostlar, sizlerle Türkiye yakın tarihinin en önemli Genel Seçimi hakkındaki düşüncelerimi paylaşmak istiyorum.
- Bu seçim yaşamsal derecede önemlidir. Türkiye ya bu belalardan çıkışı başlatacak bir sonuca ulaşacaktır ya da bir sonraki erken seçime kadar bugünkünden bin beter sıkıntıların yaşanacağı çok tehlikeli ve çok karmaşık çatışmalarla dolu bir sürecin içine düşecektir. Bu nedenle her şeyden önce gerçek bir demokratik sonuç için herkes, her birimiz mutlaka gidip oyumuzu kullanmalıyız.
2- AKP’nin 2002’de iktidara gelirken söz verdiği halde düzeltmediği mevcut Siyasi Partiler Yasası ve anti demokratik %10 seçilme barajı nedeniyle 4 belki 5 parti %10 barajını aşabilecek kapasitededir ve seçim bunların arasında geçecektir. Diğer %10’un çok altında oy potansiyeli olan partiler ve onlara oy verenler, demokrasimizin çok büyük bir ayıbı olarak ne yazık ki TBMM’de temsil edilemeyecektir.
3- AKP, CHP, MHP rahatlıkla TBMM’ye girecektir, HDP’nin de girmesi mümkündür, çok iyi bir rüzgar alabilirse Vatan Partisi de TBMM’ye girebilecek oyu toplayabilecek potansiyele sahiptir.
4- AKP’nin oylarının çok çıkması, Türkiye’ye, iç dinamiklerinin asla hazır olmadığı bir Başkanlık Sistemi’ni ve aslında yargılanıp etrafındaki hemen herkesle birlikte ceza alması gereken RTE’nin Türkiye’nin Başkanı olmasını getirecektir ki bunun ülkede başlı başına bir kaos sebebi olacağını kimse aklından çıkarmamalıdır.
5- HDP’nin %10 Seçim Barajı’nı aşıp, şimdi 30’larda Milletvekiline sahipken 65 – 70’lerde Milletvekiline ulaşması ülkeyi hayal bile edemeyeceğiniz kadar gerecektir ve mevcut küstahlıkları, bölücülükleri, terörle ve teröristlerle işbirliktelikleri ve hepimize ortak olarak ait olan Güneydoğu’muzla ilgili kabul edilemez talepleri nedeniyle, ülkede düşük yoğunluklu bir iç savaşı bile tetikleyebilecek bir potansiyele sahiptir ki bundan sonrasında alıştığımız hayatı bir daha hiçbirimiz yaşayamayız.
6- CHP liderinin ve en yakınındakilerin birbiriyle tutarsız söylemleri ve hedefleri, CHP’nin kuruluş ilkeleriyle pek çok yerde çelişen lider kadrosu, diğer dertlerimizin yanında çok büyük bir sıkıntı olmasa da rahatsız edici, endişe verici bir durum olarak süregitmektedir.
7- MHP liderinin çağdışı ve sonuca hiçbir etkisi olmayan hamaset söylemleri, büyük bir potansiyeli işe yaramaz hale getirmiştir. MHP en kısa sürede bu etkisiz konumundan çıkmalı ve ülkemizin yaşamsal sorunlarında çok ihtiyaç duyulan olması gereken pozisyonuna ulaşmalıdır.
8- Vatan Partisi, liderinin ve İşçi Partisi geçmişinin taşıdığı olumsuz bagaja ve algıya rağmen bugünkü duruşuyla ve söylemleriyle dikkate alınmayı fazlasıyla hak etmektedir ve bir şans verilirse milleti hayal kırıklığına uğratmama olasılığı tersi durumdan çok daha fazladır.
9- AKP ve HDP, eğer ülkemizin birliğine ve bütünlüğüne önem veriyorsak, barışa, demokrasiye, Cumhuriyetin kazanımlarına, hukukun üstünlüğüne, temel hak ve özgürlüklerin korunmasına inanıyorsak, ehliyetle ve liyakatla yükselmeye ve herkesin hak ettiği şekilde yaşadığı bir yaşama ulaşmak istiyorsak bize hiçbir şekilde güven vermemektedir ve bugüne dek yaptıklarıyla milletin güvenini hiçbir şekilde hak etmemektedir.
10- CHP ve MHP, liderlerinden ve lider kadrolarından kaynaklanan tüm eksiklerine ve olumsuzluklarına rağmen yine de içlerinde son derece yetkin, doğru, yurtsever ve çalışkan insanları barındırmaktadır ve sayısal olarak bakıldığında, her şeye rağmen her şeyi değiştirecek potansiyele sahiptirler.
11- Sonuç olarak, AKP ve HDP’nin hala ve her şeye rağmen güçlenmesi, ülkenin aşırı derecede gerilmesine, çatışmalara hatta bölünmesine yol açabilecek ve yıllar sürecek bir kavga ortamına hepimizi sokabilecek çok tehlikeli bir tehdittir.
AKP’nin mevcut durumunu koruması veya güçlenmesi; oğluyla paraları sıfırlayanların, baba-oğul rüşvet yiyenlerin, yolsuzluğu ve rüşveti alışkanlık haline getirip milletin A’sına koyanların, Atatürk düşmanlarının, güzelim Türkiye’mizi dincileştirerek ve bağnazlaştırarak çağdaş dünyanın gerisine savuranların ve daha saymakla bitmeyecek yüzlerce suçu ve kötülüğü işleyenlerin yargılanamaması ve üzerimizdeki baskılarının artarak devam etmesi demektir…
HDP’nin güçlenmesi ise; Güneydoğu’muzda egemenliğimizin sulandırılmasının, bölücülüğün, hem Kürtlerin hem Türklerin aşırı derecede ırkçılaşmasının, Ermeni Soykırımı Yalanlarının üstümüze yapışmasının, teröristlerin daha da cüretkarlaşmasının ve sonunda da iç savaşı ve kaçınılmaz olarak da askeri bir darbeyi tetikleyebilecek çok tehlikeli bir olaylar zincirinin başlangıcı olacaktır…
12- Bence, “Türkiye ülkesi ve devletiyle bölünmez bir bütündür”ü ve “Türkiye Cumhuriyeti’ni kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir”i koşulsuz savunan ve toplumsal barışımız için olmazsa olmazlığına inanan herkes ya CHP’ye, ya MHP’ye ve eğer %10 Seçim Barajı’nı aşabilecek duruma gelebilirse de Vatan Partisi’ne çok değerli oylarını vermeli ve hepimizi bu korkunç durumdan en kısa sürede kurtarmalıdır.
Atatürk İlke ve Devrimlerinin, Atatürk Milliyetçiliğinin ve Cumhuriyet’in kazanımlarının hayatımıza getirdiği paha biçilemez değerdeki özgürlüğümüzü, demokrasimizi, hukukun üstünlüğünü, yurttaşlık bilincini, insan haklarını ve çağdaş dünyaya ulaşmayı hedefleyen yönümüzü kaybetmek istemiyorsak, siyasi tercihlerimize göre, CHP, MHP veya Vatan Partisi’ne çok değerli oylarımızı vermeliyiz…
Diğer seçeneklerin güzelim Türkiye Cumhuriyeti’mizi ve hepimizi savurabileceği yerleri düşünmekten bile korkuyorum…
Sevgilerimle…
Ali Nasuh Mahruki
Sorumlu Yurttaş
nasuhmahruki.com
kendieverestinizetirmanin.com
oncevatan.org
akut.org.tr