AKUT Türkiye İçin Eğitimde

Geçtiğimiz hafta, Türkiye çapında 6 bölgede kurulmuş olan AKUT – Arama Kurtarma Derneği ekiplerinden toplam 55 gönüllü, Olympos – Kadir’in Ağaç Evleri’nde biraraya geldi ve 4 – 7 Aralık tarihleri arasında 4 gün boyunca yoğun bir eğitim ve tatbikat süreci geçirdi. Kurucularından biri olduğum ve halen Yönetim Kurulu Başkanlığını sürdürmekten büyük onur duyduğum AKUT’un, kurmaya karar verdiğimiz 1994 sonları ve resmen kurduğumuz 1996 yılından bu yana katettiği mesafeyi görmek, derneğimizdeki bütün gönüllüler gibi benim de içimi gururla ve mutlulukla kaplıyor.

AKUT’u, vatanını ve insanını seven bir avuç dağcı olarak kurduğumuz, doğa sporları ve doğal afetlerde gönüllü olarak arama ve kurtarma çalışmaları yapan Türkiye’nin ilk gönüllü arama / kurtarma derneğinden, bugün gerektiğinde yurt dışında dünyanın en profesyonel ekipleri arasında ülkemizi en iyi şekilde temsil eden, nöbet sistemiyle 24 saat göreve hazır, çalıştığı bölgenin bütün hassasiyetlerine hakim ve hiçbir karşılık beklemeden bugüne dek yaklaşık 140 arama ve kurtarma görevinde 600’den fazla insanın hayatının kurtarılmasında etkin rol almış çağdaş ve güçlü bir sivil toplum örgütüne dönüştüğünü ve giderek ülkemiz için daha büyük sorumluluklar aldığını görüyoruz.

AKUT’un misyon cümlesinde belirtildiği gibi; “AKUT, dağ ve doğa sporları kazaları, doğal afetler ve yetkin olduğu tüm koşullarda; ihtiyaç duyan herkes için; eğitimli, disiplinli, standartları yüksek ekipleri ile gönüllü olarak arama ve kurtarma yapar ve ilgili konularda toplumu bilgilendirir” ilkesini yerine getirmek için her bölgesinde düzenli olarak eğitim ve tatbikatlar düzenliyor. Standartlarımızı yüksek tutabilmek için, en öncelikli olarak dikkat ettiğimiz unsur her bir gönüllümüzün yapacağı arama ve kurtarma çalışmalarında gerekli her türlü donanıma önceden sahip olmasını sağlamak. Biliyoruz ki bu çocuklar, yarın – öbür gün bir afet veya kaza durumunda, gerek AKUT ekipleriyle gerek çevrelerindeki bu konuda eğitimsiz ve bilgisiz ama yardıma hazır insanları koordine ederek ve onları bir takım lideri olarak yönlendirerek büyük sorumluluklar üstlenecekler ve her zaman olduğu gibi önemli bir boşluğu doldurarak büyük yararlılıklar gösterecekler.

1998 Aralık ayında 13 kişilik bir ekiple İsrail’in son derece deneyimli, yine bizim gibi gönüllü ekibi FIRST’ün İsrail’de düzenlediği teknik arama – kurtarma eğitime katıldığımızda, hepimizi şaşırtan ve bir o kadar da etkileyen bir gözlemimiz olmuştu. İsrail’in değişik bölgelerinden gelen kurtarmacılar, daha önceden birbirlerini hiç tanımadıkları halde, sistemin neresinde görev alırlarsa alsınlar, aralarında hiç konuşmadan ve hiç tartışmadan bir makina keskinliğiyle ve hızıyla daha önceden üzerinde anlaşılmış olan sistemi hiç vakit kaybetmeden kuruyordu. Bu uygulamanın bizim için şaşırtıcı olan tarafı, bütün arama ve kurtarma çalışmalarında kullanılmak üzere, her kurtarmacıya tek bir sistemin öğretildiğiydi. Bizler dağcı kökenli sporcular olarak dağcılıkta onlardan çok daha deneyimli olmamıza rağmen, sistem kurarken daha işin başında hangi malzemeleri ne şekilde kullanacağımıza, hangi düğümleri seçeceğimize, ne şekilde bir emniyet sistemi alacağımıza karar verebilmek için mutlaka aramızda konuşmak, tartışmak ve o kritik süre için son derece kıymetli zamanımızı bu değerlendirmeler için harcamak zorunda kalıyorduk.

Dağcılıkta çok farklı sistemler, çok farklı malzemeler, çok farklı düğümler kullanılabilir. Bu farklı sistemlerin hepsi de iş yapar, kimini kurmak daha fazla zaman alır, kimi daha basit olur, kiminin üzerinde daha hızlı çalışılır, ama sonunda hepsi güvenli bir şekilde iş yapar. İyi bir dağcı bildiği düğümler ve deneyiminden kaynaklanan muhakeme yeteneği sayesinde, son derece kısıtlı imkanlarla son derece karmaşık problemleri bile çözebilir. Ancak arama kurtarma bir takım çalışmasıdır ve bireylerin üstün özelliklerine değil, o takımın her bir parçasının görevini eksiksiz yerine getirmesine dayanarak işler.

Buradan hareketle, 1998 yılı sonundaki bu deneyimimiz bize yepyeni bir kapı açtı. Bundan sonra AKUT’un bütün gönüllüleri aynı eğitimlere tabii tutulacak ve eğitimler standart olacaktı. Türkiye’nin neresinden gelirlerse gelsinler, AKUT’lular bir problemi çözerken aynı muhakemeyi, aynı ekipmanı, aynı şekilde kullanacaktı. Benim gibi, AKUT’un kurucularından biri olan ve hem Yönetim Kurulu’muzda yer alan, hem de Eğitim Birimimizin başında bulunan Memo’nun (Memet Tanrısever) bundan sonraki planlamaları ve çalışmaları bu yönde oldu ve dernek içi eğitimlerimizde bu yönde bir yapılanmaya gittik. Bugün için AKUT’un standart hale getirdiği eğitimlerden bazıları şunlar; TAMT – Toplum Afet Müdahele Takımı – 72 saat, SAR TECH 3 – Arama Kurtarmaya giriş – 20 saat, TAG – Toplum Afet Gönüllüleri – 28 saat, KİTLE İMHA SİLAHLARI – 2.5 – 4 saat, NAVİGASYON – 64 saat, İLK HABER ALIMI – 20 saat, TEMEL ARAMA – 40 saat, TEMEL KURTARMA – 40 saat, İLERİ İP TEKNİKLERİ – 60’ar saatlik üç aşama, K9 KÖPEKLİ ARAMA – sürekli, İLK YARDIM – 30 saat.

Antalya’da yapılan eğitim, Yönetim Kurulu üyemiz olan ve Antalya Birimimizin hem kurucusu hem de lideri olan Yılmaz Sevgül’ün koordinatörlüğünde gerçekleştirildi. Türkiye sathına yayılmış bütün ekiplerimiz kendilerine ayrılan kontenjanları doğrultusunda eksiksiz olarak eğitimlere katıldılar. Buna göre, Marmaris, İstanbul ve İzmit’ten beşer, Ankara’dan dört, Bingöl’den üç ve Antalya’dan otuz katılımcı olmak üzere toplam ellibeş AKUT’lu, beş eğitmenin gözetiminde, Olympos’ta “Kadir’in Ağaç Evleri”nde düzenlediğimiz eğitim kampımıza katıldı. Bizim gibi hiçbir karşılık beklemeden gönüllü olarak çalışan sivil toplum örgütleri ancak yerel unsurların katkısı ile amaçlarına ulaşabilirler. Bu vesile ile öncelikle Antalya bölgesinde yaptığımız eğitim ve tatbikatlarda bize 4 yıldır konaklama ve yemek konusunda en üst seviyede destek veren Kadir abiyi (Kadir Kaya) şükranla anmak isterim.

Her yıl büyük bir turizm hareketliliğinin yaşandığı Akdeniz bölgesinde çalışmalarını sürdüren Antalya ekibimiz, yılda yedi arama kurtarma eğitimi düzenliyor. Bölgenin ihtiyaçlarına göre yapılan planlamaya göre, eğitimlerin üçü teknik dağ arama kurtarma, biri ilkyardım, biri sel ve kanyon kurtarma, biri de deprem arama kurtarma olmak üzere gerçekleştiriliyor ve bu eğitimlerin üçüne diğer bölgelerden de AKUT gönüllüleri davet ediliyor. Bu üç eğitimden biri olan bu eğitim aşağıdaki şekilde gerçekleştirildi. Seviye tesbitinin ardından eğitimler 3 ekip halinde yapıldı.

1. grup; Temel eğitim, (Malzeme Tanıtımı – emniyet aletleri, ipler, emniyet kemeri, sekizli, jumar, makaralar, sedye, düğümler, v.b.)

2. grup; Orta düzey yarı teknik ve dağ arama kurtarma, (kurtarma emniyet noktaları, makara ve gevşetme sistemleri, sedye çekme – indirme, ip köprüsü, vb.)

3. grup; Liderlik ve arama kurtarma strateji ve taktik belirleme (Liderlik eğitimi ve problem çözme) konularında olmak üzere çalışmalarını sürdürdü.

Bunlara ilave olarak telsiz kulanma ve ilk yardım eğitimleri de tekrar edildi.

Gece – gündüz devam eden teorik ve pratik çalışmaların ardından, % 75 teorik ve % 25 arazi uygulaması olacak şekilde geçer notun 70 olduğu değerlendirmelere her katılımcı tabi tutuldu. Son olarak da her zaman yaptığımız gibi son gün, zorlu ve uzun karmaşık bir tatbikatla, aldıkları eğitimi bir takım olarak uygulama çalışması yapıldı.

AKUT ekipleri, bulundukları bölgenin kendine özgü ihtiyaçlarına göre planlamalarını ve çalışma stratejilerini kurgular. Örneğin, turizm bölgesinde yer almaları sebebiyle Antalya ve Marmaris ekiplerimiz teknik kurtarma konusunda, ağır kış şartlarının yaşandığı Doğu Anadolu bölgemize yer alan Bingöl ekibimiz, kış kurtarma, çığ ve kar motosikleti konularında, Orta Anadolu’da dağlara yakın bir bölgede bulunan Ankara ekibimiz, kış dağcılığı ve dağ kurtarma konularında, AKUT’un ilk ekibi ve merkezi konumunda olan İstanbul ekibimiz deprem ve genel kurtarma konularında, son olarak aramıza katılan genç İzmit ekibimiz ise Marmara bölgesi ve Batı Karadeniz bölgesi civarındaki arama operasyonlarında ağırlıklı olarak çalışacak şekilde örgütlenmiş durumdalar.

Bu yapılanmanın temel nedeni, AKUT vizyonunun yerel örgütlenmelere, yerel kaynaklara ve yerel ihtiyaçlara büyük önem vermesi ve Türkiye için ideal çözümün bu yönde olduğunu değerlendirmesi sebebiyledir. Ayrıca düzenlediğimiz bu tür eğitimlere, zaman zaman AKUT harici arama kurtarma ekiplerinden de katılımcı davet ederek bilgilerimizi paylaşma çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.

Gönül isterki bu eğitimlere hiçbir zaman ihtiyaç duyulmasın ancak sorumlu yurttaşlar olarak bizler, kendimize seçtiğimiz misyon doğrultusunda her zaman hazır olmak ve gerektiğinde bütün gücümüzle, ülkemizin ve insanımızın yaşayabileceği sorunlara karşı çözüm üretmekle, en azından acılarını bir nebze olsun dindirmekle yükümlüyüz. Bu nedenle arama kurtarma konularında çağdaş vizyon ne ise biz her zaman onu arar, bulur, uygular ve onu da aşmaya çalışırız.

 

www.nasuhmahruki.com
[email protected]