Merhaba,
İskender yaşarken olduğu gibi, ölümüyle de bize dersler vermeye devam ediyor. Ne kadar güzel ki, özellikle gençler ona ve onun kişiliğinde kendini bulan değer yargılarına sahip çıkıyor. Biliyormusunuz, onun mezarını her gün ilkokul, ortaokul öğrencileri ziyaret ediyor.
Aşağıdaki mailleri okudukça bugün elim yazmaya varmadı. Sizleri sizlerle başbaşa bırakıyorum.
NOT: Her şey bir yana, bu acı olay sayesinde Türkiye’mizin hiç bilmediğimiz büyük! dağcılarıyla da tanışmış olmayı bir artı değer olarak kabul ediyorum. Biz Halil’i ve Recep’i Ağrı’da kaybettiğimizde, Muzaffer ve Alpaslan’ı Bolkarlar’da aradığımızda, Soner’i Kaldı’dan indirdiğimizde, Ender’i Sivri dağda, İskoçyalı kadını Babadağda kurtardığımızda, Karcıdağındaki çığda o şanssız dağcı genci aradığımızda ve ülkemizdeki diğer dağ kazalarında, mütevazılıklarıyla ön plana çıkmadan saklanan bu değerli! yorumcularla, İskender’imizin acı kaybı vesilesiyle tanışmış olmayı ülkemiz dağcılığı için bir kazanç olarak değerlendiriyorum. Asıl merak ettiğim konu, gelecekteki kazalarda aynı coşku ve yapıcı! tutumla aramızda olup, bizleri masabaşı dağcılık bilgilerinden mahrum bırakıp bırakmayacakları…
öncelikle cok degerli arkadasınız İskender Igdır’ın elim bir kaza sonucu yitirilmesinden duydugum uzuntuyu ifade etmek isterim. hayatini insana ve dogaya adamis boyle kisilerin zamansiz kaybi beni her zaman derinden yaralamistir.sahsinizda tum akut camiasina bassaglıgı dilerim. umit ediyorum bu yitirilmisligin ardindan nice İskender’ler dogar. ulkemizin boyle insanlara her zaman ihtiyaci oldugu kanaatindeyim.ulusal basindan takip edebildigim kadariyle goruyorum ki, İskender saglam karakterini vakur kisilik sergileyen babasindan ve ailesinden almis, siz yakin dostlariyle birlikte de percinlemis ve zenginlestirmis.
bazi ozdeyisler vardir ki insani etkiler. beni de etkileyen bir ozdeyisi aktarmak istiyorum. “hayatimiz, yaptigimiz tercihlerin toplamidir.” sizlerin ve İskender’in tercihleri, yani yasam felsefesi herkesce malum. bu tercih, bu yasam tarzi cok sevdigi doganin onu koynuna almasiyla son buldu. huzur icinde yatsin.
sizlere elestiri getirenlere bugüne kadar gosterdiginiz saglam davranis bicimiyle gerekli cevabi verdiniz zaten. bazilari sizlerin medya onune cikmanizdan ve onurlu davranislarinizdan rahatsiz oluyor galiba.
Atilla T.
SEVGILI NASUH,
BASIN SAGOLSUN COK UZULDUM. UNUTMA KI BU ULKEDE HERKES YAPTIGIN SEYLERI TAKDIR EDIYOR VE SONUNA KADAR YANINDALAR…
BU GUNE DEK YAPTIGIN VE YAPMAKTAN YILMAYACAGIN TUM IYILIKLER ICIN BINLERCE TESEKKURLER.
NE OLUR DOGRU BILDIGIN YOLDAN SASMA…
SANA VE AKUTA VE ISKENDERI TUM SEVENLERE BAS SAGLIGI DILERIM.
SEVGILER.
GOKCE
Tüm Türkiye gibi ben de acınızı paylaşıyorum. İskender Iğdır’ın ailesine ve sizlere sabır diliyorum. Basında çıkan terbiyesizliklerin sizi üzmesine lütfen izin vermeyin.
Alikonur Y.
Dün Hürriyet Gazetesinde yayınlanan yazınızı okuduktan sonra hiç tanımadığım biri için bu kadar ağlayacağımı tahmin etmiyordum. Ama anladım ki Sizlere çok güvenmişim. Bir gün BURSA’da da yaşayacağımız bir felakette Belki de kurtarıcımız olacak birini kaybetmenin ne kadar acı olduğunu anladım.
İskendere ….. Gittiğin yerde rahat uyu. Ama ben senin yokluğunu ölümünden sonra anladım ve
Artık rahat uyuyamayacağım.
Müge
Hani bazı insanlar vardır, hayatınıza bir an girip çıktıkları halde hiç
hafızanızdan silinmezler. Öyle biriydi benim için İskender Iğdır…
17 Ağustos depreminden sonra Akut Merkez’de telefonlara bakacak insana
ihtiyaç duyulduğunu öğrendim. Görüşmem gereken kişi İskender Iğdır diye
biriydi. Halk Yaşam’ın 8. katına çıktığımda oradan oraya koşan insanların arasında sürekli olarak birileri ” İskender “, diye sesleniyordu. Telefonların bulunduğu odanın ortasında ince silueti, kıvırcık saçlarıyla gördüğüm an, içim ısındı ona… Benim şaşkın bakışlarıma, yabancılığıma sıcacık bir gülümsemeyle cevap verdi, hem de onca ” İskender ” lafının arasında… Derdimi anlattım, beni yönlendirdi ve koşuşturmacaya devam…
Ölüm haberini alalı aşağı yukarı bir bir buçuk saat oluyor. Gözümün önünde ilk beliren sabırla, ilgiyle, nazikçe telefonda yaptığı bir konuşma oldu. Yanaklarımdan süzülen yaşlara şaşaladım önce… ( Kısa bir süre önce yitirdiğim amcama bile üzülmediğimi düşündüm biraz utanarak… ). Öyle emindim ki kurtulduğunu duyacağıma… Sadece bir ” offff! ” çıktı ağzımdan… Diyecek ne var ki başka? ” Yazık ” ? Asla sevdiği bir şeyi yaparken ölen birine söylenecek söz değil.
” Gençti “, diyenlere de uzun yaşamak mı, iyi yaşamak mı, diyorum.
Yapacak çok şey vardı belki… Tırmanılacak çok dağ, kurtarılacak bir çok insan… Bir daha ki sefere İskender…
Hani bazı insanlar vardır, hayatınıza bir an girip çıktıkları halde
hafızanızdan hiç silinmezler. Öyle biriydi benim için İskender Iğdır.
Iskender’in anisini hep icimizde yasatmaga, onu cocuklarima anlatmaga
calisacagim.
Levent V.
Iskender Igdir’i kaybetmenin acisini ve onu sizlerin tanidigi gibi
yakindan taniyamamanin uzuntusunu yasiyorum. Bence tüm AKUT gonulluleri ve Iskender Igdir’in diger yakinlari bu kisacik hayatta onunla paylasabildikleri icin cok sanslilar.
Sibel K.
O ŞİMDİ AKUT CENNET TEMSİLCİSİ…
….bugun “Iskender’in Yolculuğu” başlıklı yazının sonlarında
–belki de çoğu insan gibi- gözyaşlarımı tutamadım… ama benim gözyaşlarım
O’nun “geçiş”i için değildi… senin duyguların nedeniyleydi.. çünkü “ölüm”
yoktu, sadece “geçiş” vardı… O, evet senin anlattıklarından ve resimlerine
bakınca açıkça gözlerinde görüldüğü gibi, çok yüksek değerleri aktarmak üzere
gelmişti.. lütfen.. ama lütfen… –öyle yapacağını biliyorum, ama altını çiziyorum- O’nun değerlerine sahip çık.. geliştir… çünkü O, o değerler için
buradaydı… o değerleri göstermek için buradaydı… Bu görevi tatmamladı ve
“geçti”… -“
Zeynep
Öncelikle geçirdiğiniz kazadan dolayı ve genç bir arkadaşınızı kaybetmenin acısıyla size ve tüm arkadaşlarınıza baş sağlığı dilerim eminim ki sevenleriniz ve bizler herzaman sizlerin yanınızda ve arkanızda yer alacağız. İskender de bu tırmanışa çıkarken başına gelebilecek her türlü tehlikeyi göze alarak bu yolculuğa çıkmıştır. Ancak sevgili ve saygıdeğer gazateci birkaç arkadaşın size yönelik tenkit ve saldırısını tek kelimeyle kınıyoruz. Çünkü her insanın bu tür yolculuklara ve tehlikeli spora başlarken her türlü kaza ve tehlikeyi göze alarak böyle bir harekete kalkışacak öz güveni ve hür iradesi vardır.
Böyle bir kazanın olmasını kimse istemezdi kimse kimsenin canına maal olacak bir hareket te bulunmak istemezdi ama oldu ve yaşandı üzücü bir durum ama iskender türk dağcıları ve akut üyesi şehidi olarak hiç birzaman kalplerimizden silinmeyecektir. Beni üzen aynı gazetede çalıştığınız bir arkadaşınız sizi tenkit etmesi ama eminim halkın sağduyusu böyle
karalamaları dikkate bile almayacaktır.
BARIŞ Ş.
Sizin ve tum arkadaslarinizin acisini paylasiyor ve sabir diliyoruz. Ve
lutfen, bazi kendini bilmez, ne dedigini bilmez, kompleksli kisilerin sizi
uzmesine izin vermeyin.
Banu B.
_______________________________________________
……
Duygularım yoğun ve biçare.Gül yüzlü İskender’in acısını paylaşmak istemek gibi bir hakkım var mı acaba. Siz aynı güzellikteki iki insanın paylaşımlarını ne bilebilirim ne de yaşayabilirim.Tek bilebildiğim samimiyetimdir. Bazen, kısacık zaman dilimlerinde kocaman bir hayatı paylaşırız. Bir ömre bedel.
Ne mutlu size.
Kadir K.
Ben çok üzgünüm ama tabii benim hissettiklerim seninkilerin yanında
hiçbişeydir.Sana başın sağolsun demekten başka bişey diyemiyorum.
başın sağolsun……sana sabır diliyorum.hemde sürekli……..
Kendini bilmez terbiyesizlerin ne söylediğine aldırmadığını umuyorum.
değer
….
böyle bir enerjisi olmasa böyle erken gider miydi? onu tanımayanlar bunca üzülür müydü? ya da her gören gözlerindeki huzurdan,pozitif enerjiden bahseder miydi???şu birkaç günde gidişiyle bile birçok insana neler düşündürdüğünü bilebilseydi keşke… Allah sana ve tüm sevenlerine sabır versin dostum..Onun güzelliklerini yaşatman dileği ile…
Banu B.
Dünkü basın toplantısında gereken cevabı çok iyi
verdiniz umarım anlaşılmıştır dedim ama anlaşılmamış ki
akşam Savaş Ay’ın programında bir özür
gelmedi. Herhalde sayın Altaylı bilgi topluyor. Ben
kendisine bunu yakıştıramadım eminim diğer
okuyucuları da benimle aynı fikirdedir. Neyse daha fazla
canınızı sıkmak istemiyorum .
…
Ben 17 yaşında İzmit’li bir depremzedeyim.
Size olan sevgim deprem sırasında inanılmaz büyüdü. Depremden sonra bir
dergide İskender abiyle ilgili bi röportaj okumuş. Akut içinde isimce
tanıdığım birkaç insandan biri olmuştu. Bilmiyorum neden ama o röportaj annemi ve beni çok etkilemiş, ona çok ısınmış ve Akut dendiğinde benim aklıma sizden sonra gelen ikinci isim olmuştu. Bu arada sizlere “abi” diye hitap ediyorum umarım sakıncası yoktur çünkü sizleri kendime çok yakın görüyorum.
Geçen hafta eve geldiğimde annem ağlayarak bana İskender abinin öldüğünü söyledi. Annem kendini tutamıyor , ağlamaya devem ediyordu. Bende ağladım, ağladım çünkü iyilere bu kadar ihtiyacımız varken bir iyi insanın daha aramızdan ayrılmasına üzüldüm. Sonra bin kat daha üzüldüm çünkü sizin gibi iyi insanları sırf gündemde kalabilmek için nasıl yıpratmaya çalıştıklarını gördüm. Sizler bunları haketmiyorsunuz hem de hiç.
Özellikle , Nasuh abi sana karşı bazılarının tavrı var galiba bu kadar iyi olmanı kıskanıyolar. Deprem zamanı bile senle ilgili bi sürü saçma salak haber çıktı. Yok efendim dinin neymiş…Biliyor musun Nasuh abi, istersen ateist ol, bu hiçbirimizin umrunda değil, biz seni yaptığın işlerle sevdik. İşte onlar bunu anlamıyorlar. 0-6 yaş grubu bile böyle haberden sıkılır.
Dün saat üçe kadar annemle A Takımını izledik. Tek kelimeyle sinir olduk. Şiddeti sevmem ama Fatih Altaylı’nın ağzını burnunu kırmak istedim hem de öyle bi istedim ki…Ölü bi insana saygısı olmadığı için senin gibi iyi bir insana kendi pisliğini çamurunu atmaya kalkıştığı için…. Bu ülkenin medyasının böyle bir huyu var iyi insanları korumak yerine karalamaya çalışmak gibi. Sonra da bütün insanlar bi fırsatını bulduğunda yurtdışına gidip orda yaşamaya başlıyor.
Sizin ve Akut’un yıpranmayacağını biliyorum buna inanıyorum. Sizin
arkanızdan gelecek, sizin izinizi takip edecek bir sürü gençler var ama o tarz insanların arkasından gelecek milyonlar olmayacak…Belkide bütün bunları sizlerin başarılarını kıskandıklarından yapıyorlardır…
İnşallah bende bu sene üniversiteyi kazanırsam ilerde dağcılık kursları alıp , bu sporla uğraşmak ve bi gün Akut’un üyesi olmak istiyorum; depremde kaybettiğim insanlar için bişey yapamamıştım, ilerde başka insanlar için birşey yapıp bunun acısını hafifletmek istiyorum, başka insanlara faydam olsun istiyorum……..
Tekrar hepinizin , hepimizin başı sağolsun, yaşadıkça İskender abiyi
unutmayacağım.
Ayşegül
Ben bir opera şarkıcısıyım ve Rize yaylalarına yaptığım bir trekking gezisi dışında,
dağcılıkla ilgili en ufak bir bilgi sahibi değilim, bu nedenle size yazılı ve sözlü basında yapılan eleştirileri teknik olarak değerlendirme şansım yok.
Ancak yüreğimin gözüyle baktığım zaman bile,yapılan tüm eleştirileri çok zamansız
mesnetsiz ve acımasız buluyorum, hele bugün Hürriyet gazetesindeki yazınızı okuduktan, ne kadar büyük bir üzüntü ve yıkım yaşadığınızı gördükten sonra bu yazıyı yazmaya karar verdim.
Benim söyleyeceklerim sizin için ne değiştirir bilemiyorum, ama ne “taammüden” arkadaıınızın ölümüne seyirci kaldığınıza, ne yetersiz bir ekip başı olduğunuza, ne de neredeyse para ile satın aldığınız dağcılık birikimi ve başarılarınızla ilgili söylenenlere inanmak akıl dışı!
Sizin sansasyondan uzak samimiyetiniz, idealizminiz ve alçakgönüllülüğünüz bize
basın yoluyla yeterince yansıdı ve söylenenler bunu değiştirmeye yeterli değil.
Size en çok destek olunması gerekirken, böyle acımasızca köstek olunması sizi incitmesin lütfen, bizim, sizin ve arkadaşlarınızın varlığı ile duyduğumuz gurur, huzur ve yapacaklarınıza olan inancımız, belki böyle bir zamanda duymaya ihtiyacınız olan şeylerdir diye yazıyorum, saygılarımla.
İlk önce sevgili kardeşimiz ISKENDER IĞDIR’ın kaybından dolayı size ve akut
ailesine taziyelerimi bildiririm. Bazı köşe yazarlarının İSKENDER IĞDIR’ın
kaybının size yükleme gayreti içine düştüler sizin basın açiklamasını ne de
05-03-2000 tarihindeki yazınızı beklemeden karalama kampanyasına
ödnüştürdüler. Aynı gazetede yazdığınız programınıza konuk olduğunuz kişi
olayları tam bir şekilde öğrenmeden konuyu bilmeden kendisini bir dağcı
yerine koyarak ama belki sizden önce rüyasında Ağrı’ya çıkmış olabilir ya da
Everest’e de çıkmış olabilir biz onu tecrübeli dağcı olduğunu sevgili
İSKENDER IĞDIR’ı kaybettikten sonra öğrendik. Profesyonel davranışlarınız ve
hiç bir polemiğe girmemeniz güzel bir davranıştı.
Her pazar gibi bugün de sabah çayımı almıs içiyordum. Bir yandan da gazetelere
göz gezdiriyordum işte o sırada yazınızı gördüm, bu hafta belki yazmazsınız
diye düşünmüştüm çünkü oldukça yorgun olmalıydınız hem fiziken hem ruhen, ama
yazınızı görünce çok sevindim ve okudum okurken gözlerim yaşlarla doldu
inanıyorum benim gibi bir çok insanın bu yazıyı okurken gözleri
yaşarmıştır. Bütün olanları, büyük bir yüreklilikle anlatmışsınız daha sizden ne
isteyebilirler ki. Dün akşam istemiyerek de olsa A takmını izledim, umarım o
programla bu olaya bir nokta koymuşlardır. Sizleri artık rahat bıraksınlar,
sizleri üzerken bizleri de üzüyorlar. Hepimiz üzülüyoruz ve hepimiz sizin
arkanızdayız. Sadece gençler degil anneler babalar da.
Yazınızın sonunda dediğiniz gibi artık arkanızda hem bir meleğiniz hem de
bizler varız. Hersey daha iyiye gidicek böyle daha güçlüyüz.
Çok üzücü, çok üzücü
Bu memlekette iş yapan insanları üzmeye, küstürmeye ve kırmaya bahane arıyoruz maalesef.
Çamur at izi kalsın politikası genlerimize işlemiş. Nerede dürüst, yaptığı işi doğru düzgün yapan,
sevilen, saygı gören, takdir edilen insan ya da kurum varsa ilk fırsatta yok etmeye, adını kirletmeye saygınlığını zedelemeye can atıyoruz.
Ama lütfen hiç olmazsa Nasuh Mahruki için bunu yapmayalım. Allah’tan gelen bir kaza sonucu yaşanan facianının sorumluluğunu O’na yıkıp da bu idealist insanı küstürmeyelim. Çünkü toplum olarak böyle insanlara ihtiyacımız var. Her zaman….
Bu kez atılan çamur atanın ellerine yapışsın!
Hayriye M.
Arkadaşınınzın ölümüne gerçekten çok üzüldük
böyle üzücü bir olayda dahi kötü niyetli insanlar çıkabiliyor siz onlara aldırmayın
kendinize iyi bakın çünkü siz önemli bir insansınız
hayat devam ediyor……
Gökmen B.
Birkaç gün önce yaşadığınız kazadan dolayı size ve arkadaşlarınıza geçmiş olsun diyoruz ve kaybettiğiniz çok değerli arkadaşınız için size ve AKUT’a başsağlığı diliyoruz.Ayrıca kaza hakkında yapılan yorumların haksız olduğuna inanıyoruz.Sakın moralinizi bozmayın ve kendize inancınızı kaybetmeyin.Türkiye’nin size ve arkadaşlarınıza gerçekten ihtiyacı var.
Gülay & Mucit E.
ÇOK GÜÇLÜ VE ÇOK GENİŞ BİR YÜREĞİ VAR AKUT’UN .
İSKENDER DE BU YÜREĞİN BİR PARÇASIYDI. BİLMİYORUM BIR YERLERDE BİZLERİ VE SİZLERİ İZLİYOR OLDUĞUNA İNANİYORUM. HERKESİN ONUN GİDİŞİ ARDINDAN ÇOK ÜZGÜN OLDUĞUNU DA. VE ONU YATTIĞI YERDE RAHATSIZ ETMEYE CALIŞAN BİR GRUP ZAMANSIZ BİLGİSİZ VE KÜSTAH İNSANIN HADDİNDEN GELİNECEĞİNİ DE.
KENDİM İÇİN SÖYLÜYORUM. HIC TANIMADIĞIM İNSAN İÇİN GÖZYAŞI DÖKÜYORUM. HİÇ BİR PSİKOLOJİK RAHATSIZLIĞIM YOK AMA BU KADAR YOĞUN HİSSEDİYORUM GARİP BİR ŞEKİLDE ACISINI. YÜREĞİM İNANCIM HEP SİZİN YANINIZDA VE SİVRİ DİLİM DE HEP SİZE CEPHE ALMAYA ÇALIŞAN KENDİNİ BİLMEZ ÜÇ BEŞ ÇAPULCU KARŞISINDA OLACAK. KEŞKE SİZLER YANİ AKUT İÇİN VE İSKENDER İÇİN GERÇEK ANLAMDA BİR ŞEY YAPABİLSEYDIM. SEVGI UMUT MÜCADELE HEP KANATLARINIZ DA OLSUN VE CANLI OLAN YAŞAM OLAN HER YERİN HER ŞEYİN ÜZERİNE KANATLARINIZDAN SÜZÜLSÜN.
Bilge B.
AKUT olarak sizlerin son zamanlarda Türkiye’de faaliyet gösteren en düzgün ve disiplinli kurum oldugunuza inaniyorum. Basiniza gelen bu üzücü olayin tamamen 1 sanssizlik oldugunu düsünüyorum. Size gösterilen haksiz ve yersiz elestirilerin hicbirine katilmiyor ve destege ihtiyac duydugunuz bu zor günlerinizde yaninizda oldugumuzu bilmenizi istiyorum. Yaptiginiz dogru ve insanlik yararina olan tüm islerinize bundan sonra daha da sarilmanizi diliyorum. Tekrar basiniz sağolsun acinizi paylasiyoruz.
Meral A.
Birlikte birçok şey paylaşmış olduğun, değer verdiğin, inandığın ve
gelecekte bir dolu projeyi yine birlikte gerçekleştirmeyi umut ettiğin bir dostunu, İskender’i kaybetmenin acısını senin kadar derinden olmasa da hissediyoruz.
Hayatını, insanlara yardıma adamış birini, saçma sapan eleştirilerle hedef tahtası haline getirenlerin üstesinden yine sen ve senin gibiler gelecektir. Dürüstlüğünden hiçbir zaman en ufak bir şüphe duymadığımız Nasuh Mahruki’nin, kendine ve İskender’in adına yakışacak bir şekilde, yine tüm yüreği ve benliğiyle amacının peşinden koşmaya devam edeceğine inanıyoruz. Bu inancı paylaşanların vereceği güçle yolunun açık olmasını diliyoruz.
Selin ve Bülent B.
Gerek basinda yer alan dagcilik sporu ile ilgili basarilarinizi, ve gerekse (ve ozellikle) baskani
oldugunuz AKUT’un hem Turkiye’deki hem de yurt disindaki basarili kurtarma calismalarini hayranlikla takip eden siradan bir vatandasim.
Son gunlerde kaza ile ilgili bazi TV kanallarinda cikan sahsiniza yonelik saldirilari kinadigimi bildirmek istiyorum. Dagcilik sporunun “D” si hakkinda dahi dogru durust fikir sahibi olmadiklari
konusmalarindan bile anlasilan bazi insanlarin, ve bu insanlarin medyatik ya da gundemde olma kaygilarina alet olan yayincilarin rating ugruna sizi ve sizin sahsinizda AKUT dernegini yipratmalarina izin vermeyeceginizi biliyorum.
Deprem felaketinde kurtardiginiz hayatlarla gonlunde taht kurdugunuz Turk halkinin bir ferdi olarak, bu konudaki dusuncelerimi ve manevi destegimi aktarmayi sizlere karsi bir borc ve sorumluluk olarak
hissettim.
Dogal G.
…
Bircok seyin kirlendigi ve dünyanin hizla cöküse gittigi (düzelecegine
dair umudum var yine de) günümüzde insanlar duyarliliklarini iyice
yitirdi gibi. Büyük bir olasilikla aciniza aci katan bazi insanlarin
söylediklerine hic aldirmayin ve iyi olun. Bir tedbirsizlik olsaydi,
diyelim siz atladiniz-akliniza gelmedi, anladigim kadariyla Iskender
Bey de usta bir dagci, o atlamazdi, onun aklina gelirdi. Bütün tedbirler alinsa da yazgi denen bir sey var saniyorum.
Gözde D.
Acı kaybınızdan dolayı çok üzüldük. Başınız sağolsun. Her nekar yanınıza olamasakta acınızı yürekten paylaşıyoruz.
Dost insanların zor bulunduğu bir ortamda en güvendiğiniz arkadaşınızı
kaybetmeniz çok üzücü…
Kamuoyunda habercilerin herzaman yaratmaya çalıştıkları olumsuz ve hatta igrenç atıfları esefle kınıyorum.
Başarı E.
ağlıyorum…Hiç tanımadığım bir adamın ulu bir dağda cansız yatan bedenini düşündükçe ağlıyorum.17 Ağustos depreminde televizyonda gördüğüm,dikkat etmediğim,adını dahi bilmediğim bir adam ve onu birkez olsun görememek,daha doğrusu tanıyamamak kahrediyor beni.Kendimi küçük çok küçük hissediyorum.Oyle ki ertesi sabah hayatımda,diğer İskender abileri kaçırmamak için herkesle tanışmak istiyorum
Karşıdaki Nif Dağı`baktıkça içim sızlıyor.Oyle sinirleniyorum ki,dua etmekten başka yapabileceğim hiçbirşey olmadığı halde gidip onu kurtarmak,alıp götürmek, sonrada ne suçu varsa Ağrı Dağını un ufak etmek istiyorum.
Lütfen bundan sonra gördüğünüz ilk dağ zirvesinde benim adıma sesini bilmediğim bu adama;bana şu bir iki gün içinde farkında olmadan öğrettiği cesaret duygusu ve pozitif enerji için teşekkür edin.
Seçil A.
siz bu ülkenin yetiştirdiği en değerli insanlardan birisiniz. Eline geçen ilk fırsatta medyatik olmaya çalışıp size sataşanlarda bu ülkenin siyasetçi özentisi yüz karalarıdır. Bizler ve bizim gibi milyonlarca insan sizi tanıyor inanıyor güveniyor. Siz bu ülkenin gururusunuz. Sizi yıpratmalarına izin vermeyin.
Çetin Ö.
Yüzlerce insanın yarasını sarmak adına günlerce açlığa ,yorgunluğa ve korkuya direnmiş olan sizler yaşamınızın anlamını çoktan çözüp varoluşunuzu çoktan gerçekleştirdiniz ,tıpkı İskender Iğdır gibi…
Masalarının başında oturup duvarlarında asılı olan takvimlerindeki Ağrı’yı seyredip kolayca ‘ben olsaydım…’ senaryoları yazan bir kaç kişi emin olun ki sadece kendi kıskançlıklarının ve kötücül yüreklerinin sözcüsüdür..dünyada ki her insanın akrabası ,her ailenin bireyi oldunuz siz,o alçakca ithamları yazanlar değil sizler bu dünya halkının yüreğindesiniz…ne söylerlerse söylesinler biz acınıza saygı duymaya,sizlere hayranlık ,gıpta ve sevgi duymaya devam edeceğiz….İskender de sizler de şanslısınız aslında …çün ki görevinizi fazlası ile yaptınız..yozlaşan kötüleşen dünya ve insana bakıp umutsuzlaşanlar için sevgi ,umut ve yaşam sevinci oldunuz…
Bir kızılderili inanışına göre bir insan kendine yapılan iyiliğin karşılığını 10 insana iyilik yaparak ödemeliymiş …bizlerden alacaklısınız….
Feyza…
Yaptıkları Türk ve Dünya kamuoyunun önünde olan ekibinizin ve yine yaptığınız tırmanışlar ile kendinizi fazlası ile ispat etmiş bu konuda ne kadar profesyonel birisi olduğunuzu topluma kabul ettirmiş birisi olarak sizin bu elim kaza ile yıpratılmak istenmesi belki bu kaza kadar bizleri üzmüştür. Özellikle suçlamalar –ki hiçbir dayanağı yoktur, bizleri ziyadesi ile kedere bürüdü..
Nasuh Bey, Ben Dağlara ve doğaya aşık biriyim, dağcılık konusunda amatör sayılırım ama bu amatörlüğüm ile bile O Fatih Altaylı denilen seviyesiz kişinin ileriye sürdüğü iddialara gülemiyorum bile, bir insan bu kadar cahil olamaz, bilmediği konularda bu kadar dik kafalı olup, biliyor havalarına girip tereciye tere satamaz. Bu şahıs bilinç altına yerleşmiş olan komplekslerini, toplumda sizin gibi başarıları ile ön planı çıkmış insanları hedef alarak, egolarını tatmin yoluna gitmektedir. Bu insan her zaman bardağın boş tarafını görecek kadar iticidir.
İnsanların başarısını çekemez, antipopülarizm bu insan için bir yaşam biçimidir. Her zaman her şeye saldırarak yaklaşımımı bir hayat felsefesi olarak benimsemiştir. Bu şekildeki bir karakteri hiçbir doğa dostunda göremezsiniz, dolayısıyla insani olmayan bir davranıştır.
Özellikle insanların acısına saygısızlık özellikle zamanlama konusunda yapılan böyle bir hata, hatayı yapanın kişiliği konusunda yeteri kadar bilgi verir, örfüne ve geleneklerini bile hiçe sayarak yapılmış böyle hatalar toplum tarafından affedilmez.
Eğer bir gazetecinin anlatacak bir fikri yok ise ve yine o gazetecinin uzmanlaştığı bir alan yoksa, malzeme sıkıntısı çekecektir ve onun için en kötüsü gündemde kalamayacaktır, işte böyle bir insan olan Altaylı en kolayını seçerek insanları suçlayarak, saldırarak kendisine malzeme çıkarıyor, malumunuz ki reklamın iyisi kötüsü olmaz.
Nasuh Bey,,
Lütfen bu insanı muhatap alıp cevap verme nezaketini göstermeyiniz, çünkü ekmeğine yağ sürüyorsunuz, sizin ve sizlerin seviyenizde birisi değil ve nezaketten yoksun birisi, programları seyrettim ve çok üzüldüm. Sizler gerekli açıklamaları lütfen genel olarak basın açıklaması şeklinde yapmaya devam ediniz (-ki yapıyorsunuz), toplumu aydınlatmanın en iyi yolunun bu olduğuna inanıyorum.
Bu tür olumsuz olayların üst üste gelmesi sizleri yıldırmayacağını biliyorum. Şunu unutmayınız ki toplumdaki sağduyulu insanlar sizin ile beraber, her ne kadar sesleri, diğerleri kadar çıkmasa da.
Erkan A.
insanlar yaşatarak yaşar birbirini,
ve hayat meşalesini birbirine
devreder koşucular gıbı….
Acınızı yürekten paylaşıyoruz,birkaç ay önce sizin bize yaptığınız
gibi.
Kocaman yureklı insanlara taş atan ve hissetiklerınıze değer
vermeyerek saygısızca , bilgisizce eleştirmeye çalışan insanları bizde kendi
kocaman yüreklerimizde eleştiriyoruz.
Tüm TÜRKİYE ve bız gençlerin , sız ve sizin gibi örnek insanlara
ihtiyacı var.Lütfen bizi yalnız bırakmayın………
BU CÖMERT KAYNAĞI SONRAKİLER
AKITTILAR KENDİ ŞİİRLERİNE
BİR IRMAK BİR SÜRÜ DEREYE BÖLÜNDÜ
BİR İNSANIN MİRASIYLA BESLENEREK
ARTIK O HEPİMİZİN MELEĞİ
Elif, Gamze, Tansel…
Söylemesi zor ama basınız sagolsun. 5 Mart Pazar gunu yayinlanan yaziniz beni cok etkiledi; sanırım benim gibi milyonlarca insani da oyle.Iskender icin, ne istedigini bilen, istedigi seyi yapmaya kendini adayan, seven ve sevginin hakkini veren, ozguveni, icsel huzuru ve mutlulugu yakalamis bir insan profili cizdim kafamda su bir hafta icinde. Bu cok erken , cok aci bir kayip. Yarım kalmis bir sarki…
Bu, kayipla sonuclanan kaza bir tedbirsizlik sonucu bile olmus olsa bundan sizin sorumlu tutulmanizin adil olmadigini dusunuyorum. Bu tip tehlikeli, riskli ancak insana dili tutulurcasina haz veren; insani dogaya, ozune donduren sporlarla ugrasanlarin bu riskleri goze aldiklarini ve tum olasi aksiliklerden kendilerinin sorumlu olabilecegini dusunuyorum. Marjinal gelebilir ama ben Iskender’in boyle bir olumu – bilincli bir sekilde olmasa da – secmis olabilecegine ; ya da eger secme sansi verilseydi secebilecegine inaniyorum. Ve, en azından son nefesini gonul verdigi isle ugrasirken verdi diyerek kendimi avutuyorum. Yaptiginiz isler ve ustlendiginiz misyonlar icin sizi yurekten kutluyor, yolculugunuzun “Iskender’siz” bolumunde direnc, inanc ve basari diliyorum.
Aycan A.
Ve tabi ki;Akut görevlilerinin yardimlarini,çabalarini aklimdan
çikaramiyorum.Her zamanda taktir edecegim.Bu son olayda Fatih Bey’in
zevzekligi,zevzeklik diyorum çünkü baska birsey degil!Sanirim yedigi birsey dokundu kendisine!Beni cok üzdü!
Günümüzde bazi insanlarin cikarci dostluklari,iliskileri midemi
bulandiriyor.Git gide yok olan bazi degerler ise tartisilir.Oysa depremden cikan arkadaslarim en yakin taniklari direk olarak sizleri anlatiyor.Ve tabi ki;laf gelmesi beni cileden cikartti.
Dagcilik,konusunda pek bilgim yok.Bilen bilmeyen herkes dagci oldu son
olayda.Ama ben yinede, sizin sogukkanliliginizi ve ilimli yaklasiminizi
taktir ediyorum.
Burçin T.
Bu insanları anlamak çok zor.Neden hep bir suçlu aramak zorundadırlar ve neden insanda vicdan azabı yaratmak için bu kadar çaba sarfederler?Sizin asla bu tip suçlamalarla karşı karşıya kalmamanız gerekiyordu. Bir gün insanlar tekrar size ihtiyaç duyduğunda ve siz yine orda olduğunuzda
o zaman bu insanlar tarafından” o bir melek” diye adlandırılmaya haızr olun. Bu insanları anlamak o zaman çok daha güç olacak gibi…
Ezgi
Televizyon ve gazetelerin, Fatih Altayli, size yonelttigi haksiz ve
yanlis elestirileri buyuk bir uzuntu ve isyanla izliyorum. Tum bunlarin altinda derin bir
kendine yetmezlik ve dolayisiyla haset yattigini dusunuyorum. Umarim sizde boyle
dusunup bu yersiz kelimelerin sizleri yaralamasina musaade etmezsiniz.
Calismalariniz bizler icin bir umut ve bir harekete gecme duygusu
olusturdu.
Tansu Ö.